Isviçre Devlet Göç sekreterliği (SEM) Türkiye’deki depremzedeler için vize başvurularında öncelik tanınacağını açıkladı.
BERN – Devlet Göç Sekreterliği (SEM) tarafından Depremde evini kaybeden afetzedelerin, İsviçre’den akrabası olan ve masrafları kendilerine ait olmak şartıyla İsviçre’ye getirilebilecekleri duyuruldu. Şimdilik 90 gün için geçerli olan vize, “hızlı geçiş ” formu doldurularak İstanbul’daki İsviçre Başkonsolosluğuna başvuru yapılabileceği ve öncelik tanınacağını açıklandı.
Devlet Göç sekreterliğinin (SEM) web sitesinden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Türkiye ve Suriye’nin bazı bölgeleri yıkıcı depremlerle sarsıldı. Şimdi, deprem bölgesi için uluslararası bir yardım kapmanyası başlatıldı ve İsviçre’de bu kampanyaya dahil oldu. Yerinde alınan bu yardım kararları ile depremden etkilenenlerin büyük oranda acıları ve hayati ihtiyaçları giderilmelidir.
Depremden etkilenen bölgelerde kalan kişilerin İsviçre’ye girmek için hala geçerli bir vizeye ihtiyaçları vardır (geçerli bir oturma iznine veya bir Schengen ülkesinde uzun süreli kalış için geçerli bir vizeye sahip olan üçüncü ülke vatandaşları hariç). Vize işlemleri Schengen yasalarına uygun olarak yürütülmektedir.
Depremde evi veya dairesi yıkılanlar, İsviçre’de geçici olarak yakın akrabalarının yanında kalabilecek depremzedelerin vize başvurularına öncelik verilecektir. Randevu almak ve süreci hızlandırmak için bu kişiler “Hızlı Geçiş Formu”nu kullanarak İstanbul’daki İsviçre temsilciliği ile iletişime geçebilirler. Vize başvurularınız titizlikle incelenecektir.
Göç Dairesi ve Dış İşleri Bakanlığı, İstanbul’daki İsviçre Başkonsolosluğu’nu desteklemek için Türkiye’ye ek personel gönderecek. Bu, İsviçre’de yakın akrabaları olan depremzedelerin taleplerinin hızlı bir şekilde ele alınmasını sağlamak için yapılacaktır.
SEM ve EDA, örgütsel sorunları (acil durum pasaportunun hızla çıkarılması gibi) olabildiğince pragmatik bir şekilde çözmek için Türk makamlarıyla da yakın temas halindedir. SEM, İsviçre uygulamasının Avrupa tutarlılığını kontrol etmek için AB ve Schengen ülkeleriyle de temas halindedir. SEM ve FDFA da bu süreçlerin uygulanmasıyla bağlantılı olarak ortaya çıkan bir dizi soruyu netleştirme sürecinde çalışmaktadır.
